Omuzlara alınan hayat!

Birileri omuz üzerinde taşınırken gördüğümde, o omuzlarda taşınanın bir katil olduğunu ya da ölüm emri verdiğini düşünürüm. Neden böyle düşünürüm bilemem, ama bende bu görüntü hep bir şeyler çağrıştırır.

Son günlerde cinayetten girmiş, katil oldukları tescil edilmiş, hüküm giymiş, cezasını çekerken serbest bırakılanları yakınları omuzlara alıp, neşe çığlıkları atarken izlerken bu çağrışım bende yeniden ve eski düşüncem ile yüzleşmem gerçekleşti. Katiller, cezaevine girdiğinde kader kurbanı olurlar, o kader kurbanları için aflar düşünülür ve fırsatı bulunduğu an yasalar eşliğinde cezaevlerinden serbest kalırlar. Eğer yasalar ile olmuyorsa, koşullar uygunsa kaçırılır. Daha sonra bu katilleri bir çevre içinde kahraman olarak görürüz, yurtdışında Türkiye rejim düşmanlarına ölüm saçtıklarına dair destanlar yaratılır ve katil olur kahraman. O kahraman için yapılmayacak hiçbir şey yoktur; onların rahatlığı için her türlü ortam hazırlanır, pasaportlar ve yeni kimlikler düzenlenir. Her şey vatan içindir, gerisi teferruattır.

Katillerin elbette bir sevenleri vardır, onlar için gözyaşı döken, hasret ile bekleyen de olacaktır. Yeni bir yaşam için cezanın bitmesi beklenir, hasret ve uzun ayrılık suçu ortadan kaldırır, çünkü zaman bazı şeylerin unutulmasını sağlar, fakat katil; eğer yaptığından pişman olmuyorsa, onu pişman yapacak ortam yaratılmamıştır demektir, çünkü katil, katil olduğunu düşünmez, o kendisine göre kutsal bir amca hizmet etmiştir. Doğal olarak yakınları da öyle düşünür ve çıkar çıkmaz omuzlara alır ve düğün havasında kınalar yakılır, kutsal sözler söylenir, kurbanlar kesilir.

Yaşadığımız toprakların tarihinde ise, her zaman ölenler suçludur, çünkü suçlu olmasalardı katiller olmazdı. Ölenler, katillere bir şekilde “gel beni öldür” demiştir, bu savunmalarda ve mahkeme kararlarında yerini alır. Ceza indirimine gider ve katil hak ettiğinin altına bir ceza ile bir şekilde ödüllendirilir.

Katiller siyasi simsarları tarafından de ödüllendirilir, onlara partilerinde, partilerine yakın vakıflarda, şirketlerde yönetici görevler verilir, onlara verilemiyorsa eğer, yakınlarına ayrıcalık yapılarak ödüllendirme işlevi, yeni katillerin yaratılması için ortam hazırlanır. Doğal olarak bu ortamda katiller ya da katlim emrini verenler omuzlara alınır ve festival havasında araba konvoyları eşliğinde, kornolara çalarak, arabaların penceresinden sarkarak, ellerinde flama, bayrak gibi şeyleri sallayarak karşılamalar olur.

Ne zaman omuzlara alınmış birisini görsem, aklıma hep bir şeyler gelir… Hayat omuzlara alınmıştır, hayat ölmüştür.

1588770cookie-checkOmuzlara alınan hayat!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.