Timoşenko, seçimlerden sonra ilk kez televizyonda yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında, Yanukoviç’in seçim galibiyeti ilanına karşı mahkemede mücadele edeceklerini söyleyerek, “Açıkça beyan etmek istiyorum ki Yanukoviç devlet bakanımız değil. Gelecekte ne olursa olsun, hiçbir zaman meşru seçilmiş devlet başkanımız olmayacak” dedi.
İnsanlara bu sefer, 2004 seçiminde Yanukoviç’e karşı başarı elde edilen “Turuncu Devrim” sırasında yaptığı gibi, kitlesel gösteri çağrısında bulunmayacağını söyleyen Timoşenko, sokakta protestolara izin vermeyeceğini ifade etti.
Resmi olmayan sonuçlara göre, Yanukoviç’in Timoşenko karşısında yüzde 3,5 oranındaki 880 bin oy farkla kazandığı seçimler uluslararası gözlemciler tarafından özgür ve adil olarak nitelenmişti.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) gözlem heyetinin, Ukrayna’daki son seçimi, demokratik seçimlerin etkileyici bir örneği olarak övmesi, Timoşenko’nun, seçim yenilgisini kabul etmesi yönünde baskı oluşturacağı yorumları yapılıyordu.
Dünya liderleri de Yanukoviç’i, devlet başkanlığı seçimini kazanması dolayısıyla kutlamıştı.
ABD, AB yetkilileri ve NATO genel sekreterliğinin de aralarında bulunduğu liderlerin kutlamaları, uzmanlar tarafından, Batılı liderlerin Rusya yanlısı Yanukoviç’le ilişkileri sıcak tutmak istemesinin işareti olarak değerlendirilmişti.
