Yazma becerilerini geliştirmede dil yeterliliğinin tüm seviyelerinde öğrencilerimize yardım etmek için yapabileceğimizin en iyisi, onlara yazma öğretimi (talimatı) vermek, daha çok yazma pratiği yapmak için onlara cesaret vermek ve ondan sonra, ama çoğu kez yeni başlayan, yeni kağıt üzerinde bitirdikleri üzerinde geri bildirim vermektir.
Ek olarak, dil kurallarını kullanarak (dilbilgisi), becerikli bir şekilde, yazma ihtiyaçları yeteneğinden dolayı, ve doğru dilbilgisel yapıları kullanarak öğrenciler onu sık sık zor bulurken, öğretmenler, öğrencilerine mümkün olduğu kadar titizlikle kuralları açıklamak için istek uyandırmada karşı koyabilemez.
Bu durumda, gramer öğretimi gerekli düşünülür.
Bununla beraber, hem yazma öğretimi hem de dilin kurallarına hakim olma, yazma yeterliliği ediniminde öğrenci yazarlara yardım etmede az değeri vardır.
Yayınlanmış birçok çalışma, öğrencilerin yazması üzerinde öğretimin etkisinin zayıf, kırılgan, ve derhal zamanla yavaş yavaş azaldığını gösterir.
Diğer çalışmalar, öğretimin, yazmayı geliştirmede hiç etkisinin olmadığını gösterir.
Öğretimin, yazma yeterliliğini hızlandırmada, az veya etkisi olmadığını, araştırmanın teyit etmesi ile, yazma yeterliliği ya öğretim yada pratik yapma yoluyla kazanılamayabileceği sonucunu çıkarmak bir hayli emniyetlidir.
Bununla beraber, öğretmenlerin çoğunun, bize söylenen okuryazarlık üzerinde ne araştıracağı hakkında bilgili olmamaları gerçekten talihsizliktir.
Çünkü, onların açısından, araştırma, sınıfta ne deneyim kazandıkları ile sık sık uyumsuzdur, onlar onu tamamen ihmal eder.
Araştırma, öğretmenlerin deneyimleriyle uyumsuz sık sık beyanatlar yaptıkları doğru iken, pedagoji pratiğimize yardım etme şeklindeki onun önemine aldırmayabilir.
Pedagojimizin temelini neyin oluşturduğu felsefik bir doğrulamaya ihtiyacımız vardır.
Bu bağlantıda, araştırma, doğrulamamızın karşılaştığımız realite ile tutarlı kapsamı farketmede bize yardım eder.
Aslına bakılırsa, öğretmenlerin araştırma bulgularını bütünüyle ihmal etmesi, ikide bir karşılaştıkları problemlere iyi çözümler bulmaktan onları önledi.
Örneğin, yazma öğretmenleri, yine boşuna, yazma öğretimi ve pratiği vasıtasıyla, onların yazma kabiliyetini desteklemede, onların öğrenci yazarlarına yardım etmek için hevesle çaba gösterdi.
Böyle sürüp giden bir sorun, güncel araştırmaya dayalı aşağıdaki önerilerini önemsemek için istekli olmaları şartıyla tekrar çözülebilir ve ondan sonra, hem öğretmenler hem de öğrencilerin tarafında daha iyi ve daha az usandırıcı çabasunan diğer alternatifi alır.
Yazma öğretimi öğrencilere, neyin iyi ve kabul edilebilir yazmanın neye benzediğinin bir hissini vermez.
Belirli bir biçimde, öğrencilerin yazma stili, uygun sözcük seçimi ve doğru yazma edinimlerine yardım etmez.
Ya kendi-sponsorlu yazma veya sınıf-öğretimi yazmanın, yazma sıklığını arttırmak anlamlı bir şekilde artmış yeterlilik ile sonuçlanmaz.
Yazma kabiliyeti, onun neden olduğu değil, yazılan kodların kazanımının sonucu olduğu vurgulanılmalıdır.
Benzer şekilde, gramer öğretiminin sonucu olan , dil kurallarına hakim olmanın , yazma gelişimine katkıda bulunması gerekli değildir.
Yıllardır gramer derslerine maruz olan ve, kuralları anlama ve ezberleme ile boğuşan öğrenciler, yazmada beceri (yeterlik) göstermek için hala beceriksizdir.
Bu durumda, yazma becerisi ya yazma ya da gramer öğretimi yoluyla kazanılamayabileceği genel sonucuna varılır.
Yeterli beceri olmadan öğrencileri yazmaya zorlamak, benzin olmadan bir motoru çalışmaya zorlamak ile eşdeğerdir.
Bunula beraber, bu, yazma ve gramer öğretimi faydalı değildir, ve okul müfredatından yükü atılmalıdır anlamına gelmez.
Onların bağıl yararlılığı, en iyi, Stephen Krashen'ın ikili yapısı açısından açıklanabilir: yazma becerisi ve yazma performansı
Önceki, teknik yazma becerilerine hakim olmayı işaret eder (yani gramer, kelime bilgisi ve imla), sonraki ise, elverişli yazma stratejileri kullanarak yazma yeteneğini belirler(yani, planlama, tasarlama, gözden geçirme ve düzeltme)
Yazma öğretimi, burada mükerrer olması iyi olur, yazmada öğrencileri becerikli (yeterli) yapmayabilir, fakat, etkili yazma stratejileri ile öğrencileri donatmaya yardım edebilir.
Bu stratejiler öğretilebilirken yazma öğretimi, öğrencilerin etkili biçimde nasıl yazılacağının farkındalığını yükseltmek için anahtardır.
Aksine, yazma becerisi sadece okuma yoluyla edinilebilinir.
Yani, doğru gramer, kelime bilgisi ve imlayı kullanarak, kabul edilebilir bir tarzda, yazma yeteneği, yazma pratiğinden değil, okumaktan elde edilir.
Krashen, okuyucu-tabanlı düzyazının görünüş ve belirli bir niteliği için yazara “his” verenin okuma olduğunu söyler.
Biri, gramer ve kelime bilgisi gibi dil bileşenlerinin öğretim yoluyla öğretilebileceğini tartışabilir.
Bununla beraber, onun, onların öğretmek için oldukça çok karmaşık , usandırıcı olduğunu zikretmek değil, ters tartışılmış olabilir.
Üstelik, öğrencilerin onları anlaması ve edinmesini sağlamak için daha çok zaman ve enerji yatırımına ihtiyacımız vardır.
Şu halde, öğrencilerin yazma becerisini hızlandırmanın tek ve en iyi yolu, bir afyon içicisinin piposuna uçması gibi, öğrencileri kitaplara bağımlı yapmak ve onları kitaplara uçurmak olduğu görünür.
* İngilizce Öğretmeni Y.Müh. Naim Uygun tarafından Setiono Sugiharto’nun makalesi İngilizce’den tercüme edilmiştir.
http://www.pekiyi.150m.com
[email protected]