Zirvenin ardından konuştu

Rusya’nın St. Petersburg kentinde düzenlenen G-20 Liderler Zirvesi’ne katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, zirvenin ardından açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Basın toplantısında Suriye’ye geniş yer ayıran Başbakan Erdoğan, zirvede yer alan liderlerin bu ülkeye yapılması planlanan askeri harekatı gerekli gördüğünü ifade etti.

Suriye’de bir yangın olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu yangının vuracağı ilk yer biziz. Bu nedenle o yangını söndürmemiz lazım.”

Suriye’de muhalif güçlerin hava desteği beklediğini de vurgulayan Erdoğan, bu ülkeyi bekleyen en büyük tehlikenin mezhep savaşı olduğunu söyledi.

Erdoan, Suriye’deki El Kaide bağlantılı örgütlerle ilgili bir soru üzerine ise “Suriye halkı aşırı uçlara prim vermez” diye konuştu.

Konuşmasında muhalefeti de eleştiren Erdoğan, operasyonu desteklemenin “savaş çığırtkanlığı” olmadığını dile getirdi.

Bir soru üzerine, ODTÜ’de türbanlı öğrencilere karşı yapılan tepkiyi de değerlendiren Erdoğan, “YÖK de biz de gereğini yapacağız. Onların özlediği ülke çok gerilerde kaldı” ifadelerini kullandı.

Yeni anayasa çalışmalarına da değinen Erdoğan, “Başkanlık sistemi olmazsa olmazımız değil” diye konuştu.

Erdoğan, çözüm süreciyle ilgili bir soru üzerine şöyle dedi: “Bizim yol haritamız neyse bu yol haritamız üzerinde yürümeye devam edeceğiz.”

Başbakan Erdoğan, başta ABD Başkanı Barack Obama ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin olmak üzere birçok liderlerin yanı sıra Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Mun’la da görüştüğünü anlattı.

Erdoğan’ın açıklamasından öne çıkanlar şöyle:

“Tüm G-20 ülkeleri büyüme potansiyelini artıracak yöntemleri yeniden belirledi. Kredi derecelendirme kuruluşlarına olan mekanik bağımlılığın azaltılması görüşümü ilettim.

G-20’de çeşitli liderlerle görüşmelerim oldu. Görüşmelerimizde bölgesel meseleler, Mısır’daki askeri darbe, Suriye’de rejim tarafından sürdürülen katliam da yer aldı.

‘LİDERLER ASKERİ OPERASYONU GEREKLİ GÖRÜYOR’
Zirveye katılan liderler Suriye rejimin kendi halkına yaptığı katliamı dikkatle takip ediliyor. Suriye rejiminin halkına yönelik katliamı, zirveye katılan hemen her lider tarafından dikkatle takip ediliyor ve Şam’a yönelik bir operasyonun son derece gerekli olduğunu liderler de ifade ediyor. Tabii bunun nasılı, niçini, zamanlaması, Birleşmiş Milletler misyonunun raporunu vermesi ve bu rapora dayalı olarak bir adımın atılmasının daha burada önemli olduğu noktasında biryaklaşım var.

Komşuda yangın başladı. Bu yangının vuracağı ilk yer biziz. Bu nedenle o yangını söndürmemiz lazım.

‘O GİDİNCE DAHA İYİ OLACAK’
Suriye’deki bu gelişmelerin teşhisi üzerinde durduk. Burada bir hedef saptırması çok önemlidir. Kimyasal silahlar üzerinde hassasiyetle durulurken ölen insanlar gözardı ediliyor. 7 milyon insanı göçe zorlayanlar suç işlemiyor mu? Esad gidince ne olacak sorusu gündeme geliyor. Esad giderse bundan daha iyi olacak.

‘KURDA MERHAMET KUZUYA ZULDÜR’
Suriye’ye yönelik bir operasyonu destekliyor olmamız asla savaş çığırtkanlığı, savaş heveslisi olmak değildir. Kimyasal silahlarla öldürülmüş çocukların fotoğraflarını görmeye hangi vicdan el verir. Kurda merhamet kuzuya zuldür. Katilleri teşvik etmektir.

Türkiye’de 500 bin Suriyeli sığınmacı var. Biz açık kapı politikasıyla süreci devam ettiriyoruz. Harcadığımız rakam 2 milyar doları buldu. 100 milyon dolar dışarıdan destek geldi. Tüm masrafları bizler tarafından yapılıyor, buna göre desteğinizi yapın.

‘ORTAK OPERASYON OLMAZ’
Burada şu andaki görüntü BM Güvenlik Konseyi’nin kararı olmadığına göre zaten ortak bir operasyon olmaz. Ancak oluşturulabilecek bir koalisyon gücünün ortak operasyonu olur. Bu koalisyon güçleri 3 ülke olur, 5 ülke olur, velhasıl böyle bir şey ancak olabilir.

‘RUSYA’NIN TAKILDIĞI İKİ KONU VAR’
Rusya ve Çin ile de şu anda bizim diyaloglarımız devam ediyor, devam edecek. Onların, özellikle Rusya’nın şu anda takıldığı konu kimyasal silah noktasında bir belgeler, iki kim tarafından kullanıldığı. Kendileri, Rusya hala bu işin yani Beşar Esed tarafından kullanıldığını kabullenmiyor.

‘ASIL TEHLİKE MEZHEP SAVAŞI’
Benim tanıdığım, bildiğim Suriye halkı aşırı uçlara prim vermez. Irak’taki olay mezhep savaşına dönüştü. Suriye’yi bekleyen asıl tehlike mezhep savaşı.

G-20 siyasi değil, ekonomik bir zirve. Sadece Suriye’nin hareketli olduğu bir dönemde ister istemez farklı bir şekilde gündeme oturmuş oldu. Şu anda buradan umutlu veya umutsuz ayrılmak gibi bir şeyi konuşmak yanlış olur. Sadece süreci bizim dikkatli bir şekilde takip etmemiz ve gereğini de yapmamız gerekir diye düşünüyorum.

‘MUHALİFLER HAVA DESTEĞİ BEKLİYOR’
Muhaliflerin beklediği hava desteğidir. Muhalif güçler, hava desteği verilirse daha erken başarı kazanırlar.

ABD’de Senato ve Temsilciler Meclisi’ndeki süreç devam ediyor. Obama, olumlu bir gayretin içerisinde. Tarih zikretmek, şu gün olur bu gün olur diye konuşmak doğru değil.

ODTÜ’DEKİ OLAYLAR
(ODTÜ’de türbanlı öğrencilere sözlü saldırı) Ötekileştirme çok moda bir kavram. Kimlerin kimleri ötekileştirdiği ortada. Türkiye’de sol her zaman ötekileştirmiştir. Şu anda da ne yazık ki ODTÜ’deki bu zihniyeti çok açık, net ortada görüyoruz ve bu ülkenin evlatlarına karşı burada böyle bir ötekileştirme gayreti kampanyası yürütülüyor.

Tabii konuyla ilgili olarak öyle zannediyorum ki YÖK gereğini yapacaktır ve konuyla ilgili olarak bizler de gereğini yapacağız. Niçin polisin görev almasını istediğimi bu olay ispatlamıştır. O kızlarımız diğerlerinin hakkı neyse onlar da o haklarını kullanacak. Onların özlediği Türkiye çok gerilerde kaldı.

ODTÜ’de büyükşehir belediyemizin yol çalışması var. Bir grup genç, yol yapımını engellemeye çalışıyor. Kimin nerede durduğunu göstermesi açısından bu çok önemli. Güvenlik güçleriyle ön açılacak, bu yollar da yapılacak.”

‘BAŞKANLIK OLMAZSA OLMAZIMIZ DEĞİL’
Erdoğan, başkanlık sistemiyle ilgili bir soru üzerine şöyle konuştu:
“Başkanlık sistemini yeni anayasa çalışmalarında adeta bir engel olarak ileri sürüyormuşuz gibi bir yaklaşım olarak değerlendiriliyorsa ben defaatle söyledim; ‘bizim bu olmazsa olmazımız değildir’ dedim. Ama bu konunun üzerinde çalışmak, bu konunun üzerinde tartışmak da herhalde bir günah değildir. Bakın şu anda G20’ye gelen ülkelerin neredeyse yüzde 80’i başkanlık sistemiyle yönetiliyor.

Bütün bunlardan bir şeyler çıkarmamız lazım. Bir ders çıkarmamız lazım. Neredeyiz, nereye gidiyoruz… Eğer hakkikaten çok yoğun, çok pratik neticeler alabilmek, işler yapabilmek istiyorsak, hakikaten sistemin bir gözden geçirilmesi, bu sistem içerisinde de bizim çok daha süratle üretim yapabilecek imkanlara kavuşmamız lazım.”

‘İYİ POLİS-KÖTÜ POLİS ROLÜ’
Erdoğan, çözüm sürecine yönelik açıklamalara ilişkin, “Orada biliyorsunuz siyasi kanadın vermiş olduğu beyan farklı, dağdakilerin vermiş olduğu beyan farklı. Yani iyi polis, kötü polis gibi bir rol herhalde paylaşmışlar, böyle bir noktadalar. Dolayısıyla biz bunları değerlendiremeye almaktan öte işimize bakacağız. Bizim yol haritamız neyse bu yol haritamız üzerinde yürümeye devam edeceğiz. Biz kararlarımızda samimiyiz ve bu kararlarımızın arkasında da samimi bir şekilde duracağız. Çünkü Türkiye’nin bu terör belasından bir an önce kurtulması gerekiyor” diye konuştu.

Erdoğan, 2020 Olimpiyatlarının düzenleneceği kentin açıklanacağı Arjantin’in Bounes Aires şehrine hareket edeceklerini hatırlatan Erdoğan, “İstanbul adına şu ana kadar yaptığımız çalışmaların inşallah umudunu taşıyarak gidiyoruz. İnşallah ülkemiz için hayırlı haberlerle dönmeyi umuyoruz” dedi.

1395150cookie-checkZirvenin ardından konuştu

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.